10888,02%-0,32
42,42% 0,06
48,92% 0,08
5650,71% 0,26
9195,44% 0,00
FARK ET, DUR DE: TOPLUMUN VİCDANINA YÖNELİK BİR ÇAĞRI

Çukurova Sanat Kurulu’nun düzenlediği “Fark Et, Dur De” Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Farkındalık Söyleşi Programı, Artika Sanat Merkezi’nin samimi atmosferinde gerçekleşti. Eğitimci-Yazar Hilal Bal, Felsefe Öğretmeni Güneş Kurkul Dartıcı ve Uzman Psikolojik Danışman Hatice Hatipoğlu, toplumun yüreğine dokunan, düşünmeye zorlayan ve çözüm arayışını güçlendiren konuşmalar gerçekleştirdi.
Program, yalnızca bir söyleşi değil; adalet, eşitlik ve toplumsal vicdan üzerine derin bir yüzleşme niteliğindeydi.
Hilal Bal: “Şiddet, önce kadının ruhunu sonra toplumun vicdanını yaralar.”
Eğitimci-Yazar Hilal Bal, kadına yönelik şiddetin yalnızca fiziksel bir eylem olmadığını, aynı zamanda ruhu hedef alan bir yok ediş olduğunu vurguladı.
“Bir kadın susturulduğunda,” dedi, “aslında bir toplumun sesi kısmış olur.”
Bal, eğitimin bu mücadelede en güçlü silah olduğunu belirterek, çocuklara küçük yaşta eşitlik ve saygı bilinci verilmesinin şiddetin temelini sarsacağını ifade etti.
Güneş Kurkul Dartıcı: “Dili düzeltmeden toplumu düzeltemeyiz.”
Felsefe öğretmeni Güneş Kurkul Dartıcı, konuya düşünsel bir perspektiften yaklaştı.
Şiddetin çoğu zaman dilde başladığını, dilin ise toplumun düşünce biçimini şekillendirdiğini söyledi.
“Kadını küçümseyen bir kelime bile, gelecekte şiddetin tohumunu eker,” diyerek dilin dönüştürülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Dartıcı, felsefenin temel sorusunu hatırlattı: “İyi nedir?”
Ve ekledi: “İyi olanı çoğaltmak için önce yanlış olanı fark etmek gerekir.”
Hatice Hatipoğlu: “Bir kadının gözündeki korku, hepimize yöneltilmiş bir sorudur.”
Uzman psikolojik danışman Hatice Hatipoğlu, şiddetin psikolojik boyutunu güçlü örneklerle anlattı.
Kadının sessizliğinin aslında bir çığlık olduğunu söyleyerek, toplumun bu çığlığı duymakta geciktiğini ifade etti.
“Bir korkunun arkasında yalnızlık vardır,” dedi.
“Kadın yalnız kalmasın diye, hepimiz sorumluluk almalıyız.”
Soru–Cevap: Sessizlik Değil Yüzleşme
Konuşmaların ardından gerçekleşen soru–cevap bölümü, salondaki katılımcıların duyarlılığını ortaya koydu. Sorular, çoğu zaman yaşanmışlıkların izini taşıyor; cevaplar ise yalnızca bilgilendirmiyor, aynı zamanda güç veriyordu.
Bir katılımcının “Şiddeti nasıl önleyebiliriz?” sorusuna verilen ortak yanıt çarpıcıydı:
“Önce fark edeceğiz, sonra dur diyeceğiz. Görmezden gelmek de bir şiddet türüdür.”
Öneriler: Adım Adım Değişim
Programın sonunda toplumsal çözüm için somut öneriler sunuldu:
Eğitim kurumlarında eşitlik temelli zorunlu eğitim çalışmaları
Yerel yönetimlerin kadın danışma merkezlerini güçlendirmesi
Hukuki süreçte kadınların yalnız bırakılmaması
Toplumsal dilde ayrımcı ifadelerin terk edilmesi
Her bireyin şiddete tanık olduğunda sorumluluk alması
Son Söz: Bugün Bir Söz Verelim
Söyleşinin kapanışında hepimizi derinden etkileyen ortak bir çağrı yükseldi:
Bir kadın daha eksilmesin diye,
bugün bir söz verelim:
Şiddetin karşısında duracağız,
kadının yanında olacağız.
Çünkü unutmayalım…
Kadına uzanan her el, önce insanlığın yüzüne bir tokattır.
Ve insanlık, ancak dayanışmayla iyileşir.