Mesajında Türkiye’nin bir deprem ülkesi
olduğunu belirten Kısacık, depreme dayanıklı yapılar inşa etmekte göz ardı
edilen ihmalleri işaret ederek, “6 Şubat 2023’te asrın ihmali, asrın felaketine
dönüştü”, dedi.
Depremzede Vatandaşlarımız Temel Hizmetlere Ulaşmakta Zorluk Çekiyor
Afetin sonuçları itibariyle ortaya çıkan temel ihtiyaçlar konusunda bölgede
yaşayan depremzede vatandaşlarımıza sunulan imkanların yetersizliğine dikkat
çeken Kısacık, “6 Şubat depremleri, ülkemizin yaşadığı en büyük felaketlerden
biri olarak hafızalarımıza kazındı. Seçim dönemlerinde oy uğruna getirilen imar
barışları, konut yapımlarındaki denetimsizlik, rant hırsı ve afetlere hazırlık
konusundaki yetersizliklerden oluşan ihmaller zinciriyle meydana gelen Asrın
İhmali, 6 Şubat 2023’te Asrın Afetine dönüştü. 55 binden fazla vatandaşımız
hayatını kaybetti. Hala haber alınamayan, akıbetleri bilinmeyen kayıp
vatandaşlarımız var. Aynı felaketlerin tekrar yaşanmaması temennimle 6 Şubat
Depremlerinde yitirdiğimiz canları rahmetle anıyor, yakınlarını kaybeden
vatandaşlarımıza baş sağlığı diliyorum. Aradan geçen iki yıla rağmen birçok
vatandaşımız barınma, sağlık, eğitim, istihdam ve temel hizmetlere erişim
konularında büyük zorluklar çekiyor. Devletimizin ve ilgili kurumların, bölgede
yaşayan depremzede vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidermek için
sorumluluklarını yerine getirmesi, hayati önem taşımaktadır”, sözleriyle 6 Şubat
Depremlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı andı ve bölgeye yapılan
yardımların mağduriyetleri giderecek şekilde artırılması gerektiğini belirtti.
Depremzede Vatandaşlarımız Kaderine Terk Edilmemelidir
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve genel merkez heyeti ile 6 Şubat
Kahramanmaraş Depremleri yıl dönümü sebebiyle Hatay ziyaretine katılarak
bölgede incelemelerde bulunan Kısacık, mesajında bu incelemelerden
izlenimlerine de yer verdi. Bölge insanının asbest soluyarak yaşadığını söyleyen
Kısacık, “Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan ve genel merkez heyetimizle
Hatay İlimize ziyarette bulunduk. Bölgede enkaz kaldırma ve yeniden inşa
faaliyetleri bir arada yürütülüyor. Büyük bir plansızlık ve kargaşa var.
Vatandaşlarımız kanserojen bir madde olan asbest soluyor. Hiçbir önlem yok.
Çocuklarımız asbest soluyarak okula gidiyor. Kendisine bir dükkan açabilme
imkanı olan esnafımızın dükkanları, asbest tozu altında. Dükkanı yıkılan ve hala
dükkanlarını açacak bir iş yeri teslim edilmemiş esnafımız ise büyük bir geçim
sıkıntısıyla mücadele ediyor. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız bu kötü
koşullar altında kaderine terk edilmemelidir. Kalıcı konutların ve iş yerlerinin
hızla tamamlanması, sosyal ve ekonomik desteklerin artırılması
gerekmektedir”, ifadeleriyle deprem bölgesinde planlı ve akılcı eylemlerin aktif
hale getirilerek vatandaşların yalnız bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
