Milli Eğitim Bakanlığı yapmış olduğu değişiklikle, Almanca dersinin 9. Sınıflardan itibaren kademeli olarak kaldırılacağını duyurdu…
Binlerce Almanca öğretmeni, alınmış olan bu karardan sonra, mağdur olacakları kanısına vararak, şimdiden tedirgin oldular. İkinci yabancı dilin önemi asla göz ardı edilmemelidir. Günümüzde ikinci bir yabancı dil öğrenmek ihtiyaçtır. Almanca dersi özellikle bulunduğumuz bu dönemde zorunlu dersler arasında kalmaya devam etmeli, atanan ve henüz atanmamış öğretmenlerimizle bu bölümü okumaya devam eden öğretmen adaylarımız mağdur edilmemelidir. Bu yanlış karardan en kısa sürede dönülmelidir.
Sayın Bakan, size naçizane tavsiyem, devletin öğretim kurumlarından ziyade, özel Almanca kurslarına olan taleplere bakarak, olayı objektif olarak değerlendirmenizdir.
Gülşah Sanay öğretmenimizin de dediği gibi: “Çocuklar Almancayı sevmiyor kaldıralım, İngilizceyi sevmiyor kaldıralım. Matematiği çok mu seviyorlar ya da edebiyatı. Görüyoruz üniversite sınavında net ortalamalarını. (Edebiyat ve matematik öğretmeni arkadaşlarım sözüm size değil üstünüze alınmayın lütfen) Siz müfredatı çocukların zevkine bırakalım derseniz hiçbir dersi istemeyecekler zaten. Öyle boş bir nesil yetişiyor. Gereksiz diyenlere söylüyorum. Almanca haftada 2 saat ve veliler 2 saatte çocuğun şakır şakır Almanca konuşmasını mi bekliyorlar? Yurt dışındaki okullar 3. Yabancı dili zorunlu yaparken yıl olmuş 2023, bizim ülkemizde öğretmenlere beyaz önlük zorunlu olsun, 2. Yabancı dil kaldırılsın, bunları konuşuyoruz başka hiç sorunumuz kalmamış gibi. Biz verimli olması için 4 saate çıkarılmasını isterken kendi meslektaşlarımızın böyle düşünmesi çok üzücü.”
Şimdi kamuoyunun bu konuda da ikiye bölünmüş durumda olması, gerçekten çok üzücü bir durumdur. Bir kesim diyor ki; gençlerin Almanya’ya gidişini engellemek için alınan bir karar ve gayet te yerindedir… ama işin aslı öyle değil ki, devlet bu dili zorunlu ders statüsünden çıkartsa da çıkartmasa da, Almanya’ya gidecek insanlar özel dil kurslarına gidiyorlar ki. Bazı kesimler de, Almanca zaten zor bir dildi basitliğindeler. Aydın, ilerici kesimse, bu yanlış karardan Milli Eğitim Bakanının bir an evvel dönmesi kanısında.
Şimdi Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’e, bir Türk vatandaşı olarak şunları sormak istiyorum;
Sayın Bakanım, öncelikle sizden istirhamım, sizden evvelki Milli Eğitim Bakanlarının yapboza çevirdikleri bu kurumda siz de onlar gibi yapmayın.
Sayın Bakanım, binlerce Almanca öğretmenimizin durumu ve onların, şimdiden içine düşmüş oldukları bu psikoloji ne olacak?
Ülkemizin, en büyük ihracatta bulunduğu, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın en çok yerleşmiş olduğu, AB ülkelerinin içerisinde birinci sırada yer alan ve dünyada da ABD’den sonra en büyük güç olan Almanya'nın dilinin haftalık ders saatinin iki katı daha arttırılarak, o ülkeye adaptasyon olmak mı yoksa zorunlu dersler arasından çıkararak Almanya’dan da kopmak mı daha doğru!
Yıllardır mağdur edilen Almanca Öğretmenlerini bu kararla tamamen bitiriyorlar. Bu kadar mezun öğretmen ne olacak. Bu karardan dönülmesi gerekiyor. Eğitimde fırsat eşitliği bu mudur? Özel okullar 3-4 dil imkanı sunarken, devlet okullarında ikinci yabancı dilin kaldırılması tamamen haksızlık. Hem öğretmenlere hem öğrencilere.
İsmet Tanlı