Adana’nın zengin bir mutfağının olması, uzun yıllar çeşitli kültürlerin etkisinde kalmasından kaynaklanmaktadır.
Yontma taş devrinden bugüne Çukurova’nın en eski yerleşim yerlerinden birisi olmuştur bu şehir... Adana. Çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yaparken birçok kültürel mirası da doğal güzelliklerini de muhafaza ederek korumuştur bu yöre.
Daha önce Adana’ya hiç gelmemiş birisi sizi arayıp , Adana’da kültür turu yapmak isteyip ve sizdende yardımcı olmanızı istediğinde,bu zengin coğrafya da görülmesi gereken yerleri n tavsiyesi için çok zor bir duruma düşülebileceğinin farkındayım..!
Köprüler, camiler, kaleler, barajlar, parklar teker teker zihnimizde canlanıyor öncelikle. Tahmin ediyorum aklınızdan geçenleri, ‘burası mutlaka görülmeli, burayı atlamamalıyım’. Peki sıralama yapacak olsak nereden başlamalıyız, ilk nereye gidilmeli ve nereden devam edilmeli der insan kendi kendine, sadece 10 nokta belirlemek istesen buralar nereler olur ?
Sizlere yardımcı olmak adına Trivadvisor ve Adana Büyükşehir Belediyesi ‘Şehir Haritası’ndan esinlenerek belirlediğimiz görülmesi şart olan ilk 10.
2. VARDA KÖPRÜSÜ : İstanbul-Bağdat-Hicaz demiryolu hattını tamamlamak için 1907-1912 yılları arasında Almanlar tarafından inşa edilmiştir. Köprü 99 metre yüksekliğinde 172 metre uzunluğundadır. Çelik kafes ayakların üzerine taş örme tekniği ile yapılan muhteşem bir mimarlık abidesidir.
3. BÜYÜK SAAT KULESİ : 1881 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapımına başlanan saat kulesi çağdaşlık ve çalışma düzeninin göstergesi olarak yaptırılmıştır. Kesme taşlardan yapılmıştır ve yüksekliği 32 metredir. Kule üzerinde bir çan bulunmaktadır ve saat makinesi özel olarak Almanya’dan getirtilmiştir. 1998 yılındaki 6.3 şiddetindeki Adana depreminde ayakta kalmayı başarmıştır.
4. KAPIKAYA KANYONU : Yaklaşık 200 metre yüksekliğinde olan kanyonun ortasından Niğde-Ulukışla’dan doğan Çakıt Çayı geçmektedir. Doğa yürüyüşü, yamaç tırmanışı ve fotoğraf meraklılarının mutlaka görmesi gereken doğal bir güzelliktir.7.250 metrelik yürüyüş güzergahı bulunmaktadır.
5. SABANCI MERKEZ CAMİ : Türkiye ve Orta Doğunun en büyük camisidir. 58.900 metrekare alan üzerine kurulmuş, 12.900 metrekare kapalı alana sahiptir ve 28.500 kişiye ibadet imkanı sağlamaktadır. 99 metre yüksekliğe sahip 6 minareli caminin 32 metre çapında kubbesi bulunmaktadır.
6. ULU CAMİ : Selçuklu, Memluk ve Osmanlı mimarisine sahip Ulu Cami 1513 yılında Ramazan oğlu Halil Bey tarafından yaptırılmıştır. Ramazanoğullarının önce küçük bir mescit olarak yaptırdığı fakat Beyliğin büyümesi ile bugünkü esas binanın yaptırıldığı düşünülmektedir. Ramazanoğlu Külliyesi medrese, türbe, imaret, dar’ül hadis, dar’ül şifa, sıbyan mektebi gibi yapılarıda içerir.
7. TEPEBAĞ EVLERİ : Adana’nın en eski yerleşim yerlerinden olan Tepebağ mahallesinde bulunurlar. Adana’nın tarihi kent dokusunu yansıtan kültürel bir miras olma özelliğine sahiptirler. Oldukça küçük parsellerde bitişik nizamda inşa edilmişlerdir.
8. BEBEKLİ KİLİSE : 1880 li yıllarda St.Paul adına yaptırılmış İtalyan Katolik kilisesidir. Kilisenin tepesinde 2,5 metre boyunda tunçtan yapılmış Meryem Ana heykeli bulunmaktadır. Bölge halkı Meryem Ana heykelini bir bebek figürüne benzetmiş ve kiliseyi Bebekli Kilise diye adlandırmıştır.
9. YAĞ CAMİ : Bir haçlı kilisesidir ve 1501 yılında Ramazanoğlu Halil Bey tarafından camiye çevrilmiştir. 4 sütun camiyi 5 avluya ayırmıştır. Yüksek kemerleri taşıyan ve boyları bir metreyi geçmeyen bu sütunlar çok alçaktır. Bu sebepten dolayı Yağ Cami sonraki yıllarda yapılan camilerden daha farklı bir hava vermektedir.
10. BEDESTEN : Büyük Saat Kulesinin tam karşısında bulunmaktadır ve 16. YY da yapıldığı tahmin edilmektedir. Otantik dokusu ile görülmeye değer önemli bir tarihi çarşıdır.
Ali Tekli
Twitter : @atekli01