NUR SAĞLAMER

Tarih: 29.05.2020 23:03

BERKİN UÇURTMA AVCISI

Facebook Twitter Linked-in

          12 Eylül öncesi, esnası ve sonrası Üniversitede öğrenciydim. Gündüz çalışıyordum akşam okula gidiyordum. İşimde, okulum da Beyazıt’taydı. Her gün Beyazıt Meydanından geçiyordum. 16 Mart 1978 de Eczacılık Fakültesinin önünde patlatılan 7 öğrencinin katledildiği bombalamanın 5 dakika öncesi oradan geçmiştim. Okulda, yolda kulağınızın dibinden kurşunlar geçerken nasıl bir ses çıkarttığını çok iyi biliyorum.

Tedbirli olmak için o yıllarda okul tatildeyken Kızılay’ın İlk Yardım Kurslarına gitmiştim akşamları bir ay boyunca. Bana bir şey olursa değil yanımda, sağımda, solumda birilerine bir şey olursa yardım edebileyim diye. İyi ki gitmişim. Birkaç kişiye ilk yardım yapmış, faydalı olmuştum o sıralar.

Akşam eve her gittiğimde, evin sokağına girdiğimde annemle, babamı pencerede bekler bulurdum. Babam gizlenir, annem apartman kapısından girene kadar pencerede dururdu. Annem daha kapıdan girer girmez. “Bırak okulu, okuma. Her yerde bombalar patlıyor. Sana bir şey olacak. Okuma, istemiyorum, sen şu kapıdan girene kadar yüreğimiz havada” der, babam sessizce izlerdi. Öğretmen bir baba nasıl desin “okuma”. Üstelik Köy Enstitüsü Mezunu bir öğretmen.

O yıllarda bu sözleri pek ciddiye almaz, “Tamam anne, yeter artık” derdim bıkkın bir halde. Babama döner bakardım “Benim kızım dikkatli, ona bir şey olmaz” derdi zoraki. Evet, her şeye rağmen hayattayım.

Yıllar sonra anne olunca her şey değişti. Bende annem gibi oldum.

Ve bugün Cumartesi Annelerinin, Gezide evladını kaybeden annelerin, şehit annelerinin, evlatlarını şu ya da bu şekilde kaybeden annelerin hissettiklerini tahmin bile edemiyorum.

Berkin Elvan o kahpe, puşt kurşunla, vurulduktan sonra hastanede yaşama tutunmaya çalışırken bir ressam olarak değil, bir anne olarak aşağıdaki tabloyu yaptım. Her fırça vuruşumda “ÇOCUKLAR ÖLMESİN, ÖLDÜRÜLMESİN” diye diye, gözpınarlarımdaki şelalenin ardından baktım tuvalime. Tablomdaki her papatya gözyaşımdır benim.

Eskilerin bir sözü vardır ya “Ölümün de sıralısı”. Evet, anneler, babalar sarılmasın toprağa “YAVRUUUUM” diye.

IMG-20200529-WA0010-min

       Nur Sağlamer


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —