ÇİZGİ FİLMLERDE “MOMO” TEHLİKESİ..
“Mavi Balina” bitti.. “Momo” başladııı.. diyemeyeceğim çünkü biri biter bir başkası başlar. bunların sonu yok.. Son zamanlarda ne de sık duyar olduk bu tarz oyunların zararlarını, aslında öncesinde de vardı şuanda da var yarın da olacak. Sadece isimleri değişerek biri bitecek diğeri başlayacak. Amaç hiç değişmeyecek..
Bu aralar sıkça duyduğumuz youtube çocuk videolarının arasında, popüler videoların arasında reklam videosu şeklinde çıkıp “kendine zarar vermezse gece gelip öldüreceğini” söyleyen “Momo” gündemde..
Az çok ebeveynler bu tarz içeriklerin içeriği hakkında detaylı bilgiye sahip olduğunu düşünüyorum. O yüzden bu tür oyunların içeriğinden bahsetmek yerine ucu sonu belli olmayan bu derya deniz internet ile bir arada olan çocuklarınıza neler yapabileceğiniz üzerine bu yazımı yazmak ve sizlerle paylaşmak istedim. Son dönemlerde fark ediyorum ki ekranlar, tabletler, telefonlar, youtube’ lar son dönemin emziği niteliğinde olmakla birlikte sadece küçük yaş grubu çocukları değil tüm yaş grubundan herkesi etkilemektedir. Özellikle videoların içeriğine gizil ya da alenen yerleştirilen reklamlar, korku ögeleri, cinsel içerikli ögeler çocukların gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir.
“Peki nasıl korurum ben çocuğumu?”
Öncelikle çocuğunuzu internetin dipsiz karanlıklarında baş başa bırakmayın.
İlk yapmanız gereken çocuğunuzun ekrana ne kadar maruz kaldığını ve ne tür şeyler izlediğini gözlemlemeniz...
İkinci olarak çocuğunuza “Sınırlar” koymanız...
Susması için onun eline telefon vermeyin..!
Başka seçenekler oluşturmanız ve daha fazla duyusal anlamda çocuklarınızla vakit geçirmeniz ki ihtiyaçları karşılandığında zaten pek sanal dünyaya açılma isteklerinde bulunmayı tercih etmeyecekler. Onlarla oyun oynayın, duyusal etkinlikler yapın, çocuğunuzun yaşı biraz daha büyükse (10 – 13) çocuğunuzun ihtiyacını görün, size verdiği sinyalleri anlamaya çalışırsanız birlikte aranızdaki ilişkiyi artırıcı etkinlikler de oluşturabilirsiniz.
Genelde tüm sanal ortamda bundan birkaç hafta öncesine kadar “Mavi Balina” ile karşılaşıyorduk şimdi de tüm paylaşımlarda, hikayelerde, instagramda, durumlarda, facebooklarda her yerde karşımıza “Momo” çıkıyor öyle değil mi?
Tüm ebeveynler panik halindedir şimdi diye düşündüm ve yazıma yapmamanız gereken şeylerden de kısaca bahsetmek istedim.
Çocuklar adı üzerinde “Çocuk”.. Onları bir yetişkinmiş gibi karşımıza alıp “bak kızım / bak oğlum böyle böyle bir oyun varmış..” gibi gibi cümleler kurma fikriniz varsa bu yazımdan sonra olmasın. Çünkü onlar bir yetişkin gibi anlamaz, anlamlandıramaz. Yaşları gereği beynin ön frontal (soyut düşünme, problem çözme, yaratıcılık, hayal kurma…) bölgesi gelişim aşamasında taaa ki ortalama 12 yaşı civarına kadar.. Bundan dolayı da bu durum onlarda “Korku” “Kendi yatağında uyuyamama” “Gece alt ıslatması” “ Davranış problemleri” gibi regrese davranışlar gözlemlemeniz oldukça yüksek ihtimal.
Peki çocuğumla nasıl konuşacağım?
Çocuklar metaforlarla konuşurlar. Her söylemlerinde bir anlam vardır. O yüzden bir yetişkinin onu duyması, onu görebilmesi çocuk içinde büyük anlam taşımaktadır. Sizlerde onlara bu durumu anlatan “sembolik oyunlar” kurup birlikte oynayabilirsiniz. Ayrıca büyük resimli sayfalarda ki resimlere bakıp hikayeler uydurabilirsiniz. Hikayeler üzerinden anlatabilirsiniz .
Böylece çocuğunuz regüle olmadan onun bilinç altına mesajı göndermiş ve ebeveynler olarak çocuğunuza bu veya buna benzer durum ile karşılaştığında nasıl baş edebileceğini öğretmiş oluyorsunuz.
Çocuklarınızın her daim yanında olamayacağınızı ve onları koruyamayacağınızı hatırlatmak istiyorum..!
Her daim de yanında olamayın da zaten ki çocuklarınızın hem özgüvenleri gelişsin hem de hayatta karşılaşabileceği tüm zorluklar ile nasıl baş edebileceğini öğrensin öyle değil mi? Ebeveynlerin çocuklarına bırakabileceği en büyük miras bu olsa gerek diye düşünüyorum.
Oyun, yetişkin hayatı için bir hayat provasıdır der Byron. Ne de güzel söylemiş.. Bol oyunlu haftalar diliyorum.