William Bradley Pitt, indirgemeci ya da kısaltma yapma eğilimi içindeki çağda elbette Brad Pitt olabilirdi. Akılda kalıcılık için... Zira bir filmin yaratılıp ortaya konulması sürecinde; birçok kişi görev alır, ama film perdeye yansıdığı zaman, izleyici salt yıldızlarla karşı karşıyadır. İzleyici onları sever, onlara hayrandır. Dolayısıyla dev bütçelerle yapılan filmlerin arkasındaki yaratıcı kadro dâhil; magazin basını, haber bülteni çalışanları, eleştiri yazarları, hediyelik eşya üreticileri, sinema salonu işletmecileri, film dağıtımcıları, tümden aktörler üzerinden hayatını kazanır.
18 Aralık 1963 yılında Shawnee’de (Oklahoma Amerika Birleşik Devletleri’nde) doğan aktör, film yapımcısı Brad Pitt, sayısız insana kendi yıldızlığı üzerinden para kazandırmaktadır. Aktör olarak iki Altın Küre Ödülü’ne kayık bulunan Pitt, yapım şirketi Plan B Entertainment üzerinden Primetime ve Akademi Ödülüne layık bulunmuştur.
İnsanı hem başarılara, hem yıkımlara tutkuları sürükler. The Hollywood Reporter başta olmak üzere birçok dergi ya da yayın dünyasına yansıyan film yıldızlarının sadece başarılarıdır. Sistem böyle işleyecektir: Tutkularının peşinde başarıyı yakalayanlar gözler önünde olacaktır.
Missouri Üniversitesi Gazetecilik Bölümünden mezuniyetine kısa bir süre kalan William Bradley Pitt adlı genç, “oyuncu olma tutkusu” peşinde okulunu bıraktığında zayi olmayı çoktan göze almıştı. Aileye okulu bırakıp aktör olmak için Pasadena’daki Güzel Sanatlar Akademisi’ne başlayacağını söyleyip Hollywood’a gitti. Kadınların giderek erkeksi, erkeklerin kadınsı auraya büründüğü görsel dünya için uygundu. Her iki cinsiyet tarafından kolay benimsenerek özdeşlik kurulabilecek görünümü onu birden şöhret ve milyon dolarlar kazanabileceği sözleşmeye imza atacak konuma getirmedi. Tanıtım organizasyonlarında tavuk kostümü giyip insanların ilgisini markaya yöneltmeye çabaladı. Limuzin şoförlüğü yaptı. Bunun yanında Dallas ve (yok olup gitmekle deyim yerindeyse “yırtma” arasında salınırken tam da kendi durumuna ayna vazifesi görebilecek) Another World (Başka Bir Dünya) dizilerinde küçük roller canlandırdı.
Hollywood, kadını erken şöhrete kavuşturup erkenden bir yana iten, olgunlaşmamış bir erkeği deyim yerindeyse “aktör” yerine koymayan, olgunluk çağında ise dünyayı ayakları önüne seren akıllı bir sistem. Kadınlar ya da izleyici öyle ister. Tüm dünyada, izlenecek filmi 15-25 yaş grubundaki kadınlar belirler. Bunlar da, yanlarında sinemaya gelen erkekler ile birlikte omurga izleyiciyi oluşturur. Hollywood’un değişmez kanunu şudur: İş yapan her şey mubahtır! Tüm Hollywood kanunları gibi bu kanun da (belki) esnetilebilir, ama yıkılamaz. Brad Pitt, işte böyle bir dünya içinde yıldız olabilirdi, ancak bunu ta en baştan kestirmek öyle kolay değildi. 1989’da düşük bütçeli ilgi çekmesi neredeyse imkânsız Cutting Class adlı filmden başrol teklifi geldi. Bu başarıların mı, kayboluşun mu başlangıcıydı.
Gerçek bilinmez; belki, ondan yıldız yaratmak isteyenlerin bir organizasyonuydu, People Magazin’in onu Dünyanın En Seksi Erkeği unvanına layık bulması. İşte bunun üzerine, Thelma ve Louise filmindeki on beş dakikalık bir sekanstaki rolü teklif edildi. Gelindi 1992 yılına! Otuz yaşındaydı, ama ortada dişe tırnağa dokunur bir şey yoktu. Dedik ya, erkeklerin ortaya çıkması için “olgun erkek” kisvesine kavuşması gerekir. İzleyici öyle seviyor. A River Runs Through It (1992), Legends of the Fall (1994), Interview With the Vampaires (1994) adlı güçlü filmlerle adından söz ettirmeye başladı. Bir yılda iki film ha! İşte oluyordu! Seven (1995) ve 12 Maymun (1995) filmleriyle yine bir yılda iki film... Seven filmiyle En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu Dalında Altın Küre Ödülüne adaylık! 12 Maymun filmiyle Akademi Ödülü adaylığı.
Fight Clup (1999) filmiyle herkesin kalbine ulaştı. Ardı ardına büyük projelerde oynadı. 2001-2007 arasında Ocean’s (Eleven, Twelve, Thirteen) serisi geldi. Troy (2004), Once Upon a Time in Hollywood (2019) gibi büyük filmlerde oynadı. İkinci Altın Küre Ödülü geldi.