AVUKAT DUYGU SARI

Tarih: 08.03.2025 18:09

SESİMİ DUYAN VAR MI? KADINLAR GÜNÜ VE HUKUKUN GÜCÜ

Facebook Twitter Linked-in

Kadınların toplumsal, ekonomik ve hukuki haklarını savunma mücadelesi, her yıl 8 Mart’ta bir kez daha gündeme geliyor. Kadınlar Günü, yalnızca çiçeklerin ve kutlamaların günü değil, kadın haklarına dair gerçekleri hatırlatma ve hukukun gücünü kullanarak eşitlik mücadelesini sürdürme günü olmalıdır.

Türkiye’de kadın hakları, Anayasa ve çeşitli yasalarla güvence altına alınmış olsa da, toplumsal hayatta kadınların karşılaştığı hukuki ve ekonomik engeller hala devam etmektedir. Kadına yönelik şiddet, iş yerinde ayrımcılık, eşit iş ve eşit ücret gibi konular, hukuki düzenlemelere rağmen hala tam anlamıyla çözüme kavuşmuş değildir.

Kadına yönelik şiddetle mücadelede 6284 sayılı Kanun önemli bir koruma mekanizması sunmaktadır. Ancak, yasal düzenlemelerin varlığı tek başına yeterli değildir; yasaların etkin uygulanması ve kadınların haklarını bilerek hukuki süreçlere güven duyması büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda yaşanan şiddet olayları, bazı kadın cinayetleri davalarındaki tartışmalı kararlar, kadın haklarının yalnızca hukuki metinlerde değil, uygulamada da korunması gerektiğini göstermektedir.

Kadın istihdamı ve ekonomik eşitlik alanında ise Medeni Kanun ve İş Kanunu çerçevesinde çeşitli düzenlemeler bulunsa da, iş yerinde mobbing, eşit iş ve eşit ücret gibi konular kadınların iş hayatındaki yerini zorlaştırmaya devam etmektedir. Özellikle kayıt dışı çalışan kadın işçilerin maruz kaldığı hak ihlalleri, denetim mekanizmalarının yetersizliği nedeniyle görmezden gelinmektedir.

Kadınlar, yasalar önünde eşit haklara sahip olabilir; ancak toplumsal hayatta bu hakların ne kadar uygulanabilir olduğu asıl meseledir. Hukuk, yalnızca metinlerden ibaret olmamalı; kadınların güven içinde yaşamasını, çalışmasını, kendini ifade etmesini sağlayan gerçek bir zemin oluşturmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, güçlü kadınlar güçlü toplumları inşa eder. Hukukun kadın haklarını koruyacak şekilde işler hale gelmesi, eşitliğin sadece bir temenni değil, hayatın bir gerçeği haline gelmesini sağlayacaktır.

“Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur” – Mustafa Kemal Atatürk

Av. Duygu Sarı 

İstanbul 2025


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —